Çağın Hastalığı
İnsanlık namına dedikleri hususlar şu son dönemde unutulmuş durumda. Artık insanlar kendi içine kapanmış ve kimse kimseyi düşünmez olmuş. Pandemi de bu olaya dahil olduğundan, insanlar artık misafir kelimesini duymaktan korkar oldu.çağımızın hastalığı olan bencillik insanların kendilerini düşünmesini geçti kıskançlık ta dahil olarak artık insanlar birbirlerini kuyusunu kazar oldu. Tüm bu negatif enerji birikimi dünyada insanların mutlu olmasını engellemeye yeter de artar bile.
Ahir zamanda fesadın insan kanında bir zehir dolaşıp her noktaya yayıldığını görmek oldukça üzücü bir durum. Artık şeytan tabiri caizse çaba sarfetmeyi bıraktı diyebilir miyiz?
Biz insanoğlu bu şekilde devam ettikçe yeryüzünde huzur insanların ulaşamadığı yerlerde olacak. bunun önüne geçmek için eğitimde köklü değişimler gerekiyor. İnsana insanca yaklaşmayı öğretmek, bence ezberci sistemde diğer rakipleri geride bırakmak için hangi ezber taktiklerini kullanacağını öğretmekten daha iyidir diye düşünüyorum.
Nesiller daha bilgili oldu bunu kabul ediyoruz ama öğrenilen bilgiler sanki artık sadece teorik bilgilerden ibaret gibi geliyor bana. Yakın geçmişimizden bir kaç kare görmüştüm bir yerlerde , ilkokul öğrencileri belli dersleri uygulamalı öğreniyorlardı. belki o uygulamalar ile hem daha çok eğleniyorlardı. Günümüzdeyse öğrenciler artık okul kelimesini bile duymak istemiyorlar arkadaşları olmasa okulun çekilmez olduğunu dile getiriyorlar.
Bu sanki sabah erken işe giden çalışanların tepkisiyle aynı. Yenilikçi fikirlerle farkı bakış açılarıyla bu konunun ciddi manada ele alınması gerektiğini düşünüyorum.
Kaldı ki neredeyse bütün çocuklar doktor olmak istiyor. Burdan da ailedeki eğitimin de önemli olduğunu görüyoruz. Çocuklara seçme hakkı vermiyoruz biliyorum onlar daha seçecek yaşta değiller , o zaman onlar güzel bir eğitim sistemi içerisinde seyrederken yetenekleri dahilinde gelişim sürdürürken akıl baliğ oldukları zaman sevdikleri işi mesleği seçebilirler.
Şu durumda çocuk daha çocukluğunu yaşayamadan okuldan eve gelip dersaneye gidiyor.
Böyle koşuşuturmaca içerisinde büyüyen insan kendinden başka kimi düşünebilir ki ? Tabiki herkesin rakip olduğu bir ortamda tabiki kendisini düşünecek. Başka bir seçenek yok. Mesela herkesin birbirleriyle yardımlaştığı herkesin birbirinin yanından geçerken yumruk sıktığı değil de avucunda sevgi tohumları bulundurduğu ve hayatı daha çekilir kıldığı bir ortam olmadığı bir zaman için bu normal olacaktır.
Acilen düzeltmemiz gereken çok şey var. Herkes diyor eskiden zaman yetiyordu şimdi biz hızlandık ama zaman da hızlandı ve çabucak geçiyor. Aslında hayır zaman göreceli. 1 saat boyunca bomboş bir koltukta otursanız zaman nasıl geçer ve 1 saat boyunca elinizde telefonla sosyal medyada gezinseniz zaman nasıl geçer ? Bunu siz cevaplayınız. İşte herşey bundan ibaret . Farkındalığımız artık sıfır durumda. Yemek yerken bile yemekle değil de birşeyler izlemekle haşır neşiriz. Yemeğin tadını dahi hatırlamaz durumdayız.
Önce zamanı yavaşlatmalı sonra da sevdiklerimize vakit ayırmalıyız. İşte o zaman unuttuğumuz duygularımız olduğunu hatırlayacağız..
Yine her zamanki gibi harika bir yazı kaleme almışsınız 👍🌺
YanıtlaSil